Aorta, floroskopik anjiografi ve anjioplasti nedir?

Aorta, insan vücudunun en büyük arteridir ve kalpten çıkan ana damardır. Bu damar, kanı kalpten alarak tüm vücuda dağıtır. Aorta, kalbin sol ventrikülünden başlayarak, göğüs ve karın bölgesinden geçer ve burada birçok önemli dallara ayrılır. Aorta'nın temel işlevleri arasında oksijen açısından zengin kanı vücut organlarına ulaştırmak, kan basıncını düzenlemek ve dolaşım sisteminin düzgün çalışmasını sağlamak bulunur.

Aorta, birkaç ana bölüme ayrılır:

• Aorta Ascendens (Yükselen Aorta)
• Aorta Arkı (Aort Kemiği)
• Aorta Descendens (İnen Aorta)
• Aorta Abdominalis (Karın Aortası)

Her bir bölüm, vücudun farklı bölgelerine kan pompalamak için belirli dallara sahiptir. Örneğin, aort arkı, üst ekstremiteleri ve baş-boyun bölgesini besleyen arterleri içerir.

Floroskopik anjiografi, damarların görüntülenmesi ve değerlendirilmesi amacıyla kullanılan bir tıbbi görüntüleme tekniğidir. Bu yöntem, X-ışınları ve bir kontrast maddesi kullanarak damarların iç yapısını gösterir. İşlem sırasında, genellikle kasık veya el bileğinden bir damar içine ince bir katater yerleştirilir.

Floroskopik anjiografi işlemi şu aşamalardan oluşur:

• Hasta, özel bir masaya yatırılır ve X-ışını cihazına yerleştirilir.
• Kontrast madde damara enjekte edilir.
• X-ışınları, kontrast maddenin damarlardaki geçişini görüntüler.

Bu görüntüler, damarların durumu hakkında detaylı bilgi sağlar ve daralmalar, tıkanmalar veya anevrizmalar gibi sorunların teşhis edilmesine yardımcı olur.

Anjioplasti, daralmış veya tıkanmış damarları açmak için uygulanan bir minimal invaziv cerrahi prosedürdür. Bu işlem, genellikle koroner arter hastalığı veya periferik arter hastalığı olan hastalarda uygulanır. Anjioplasti sırasında, floroskopik anjiografi ile belirlenen dar bölgede bir balon kateteri kullanılır. Bu kateter, daralmış bölgeye yerleştirilir ve balon şişirilerek damarın genişlemesi sağlanır.

Anjioplasti işlemi şu aşamalardan oluşur:

• Damarın daralma bölgesi belirlenir.
• Balon kateteri, daralma alanına yerleştirilir.
• Balon şişirilir ve damarın açılması sağlanır.
• Gerekirse, stent yerleştirilerek damarın açık kalması sağlanır.

Bu işlem, hastalarda genellikle anjiyografi ile birlikte yapılır ve hızlı bir şekilde gerçekleştirilir.

Floroskopik anjiografi, anjioplasti işleminin planlanmasında ve gerçekleştirilmesinde kritik bir rol oynar. Anjiografi, damardaki sorunların tanımlanmasına yardımcı olurken, anjioplasti bu sorunların tedavi edilmesini sağlar. Böylece, her iki yöntem de kalp ve damar hastalıklarının yönetiminde önemli bir bütünlük oluşturur.

Aorta, floroskopik anjiografi ve anjioplasti, kalp ve damar sağlığının korunmasında ve tedavisinde hayati öneme sahip kavramlardır. Aortanın işlevi, vücudun genel dolaşım sisteminin düzgün çalışmasını sağlarken, floroskopik anjiografi ve anjioplasti, damar hastalıklarının tanı ve tedavisinde modern tıbbın sunduğu etkili yöntemlerdir. Bu teknikler, kardiyovasküler hastalıkların yönetiminde önemli bir yere sahiptir ve hastaların yaşam kalitesini artırmada etkin rol oynamaktadır.